Müsilaj Tehlikesi Geri Döndü

Marmara Denizi'ne kıyısı olan 7 ilde Bakanlık ekipleri tarafından başlatılan çevre denetim ve izleme çalışmaları, 2021’deki müsilaj felaketinin ardından hızla devam ediyor. Bu çalışmalar, Marmara Denizi’nin ekolojik dengesini koruma ve deniz kirliliğiyle mücadele etme amacı taşıyor. ÇED İzleme ve Çevre Denetimi Daire Başkanı Barış Ecevit Akgün, son iki günde 161 denetim gerçekleştirildiğini ve bu denetimlerde 195 atık su numunesi alındığını belirtti. Ayrıca, denetimlerin kapsamının genişletildiği, TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi ve diğer bilimsel kuruluşlarla yapılan işbirlikleriyle 425 farklı noktada izleme çalışmalarının sürdürüldüğü ifade edildi.

Yeni İzleme Adımları ve Denetimlerin Genişletilmesi

Marmara Denizi’ndeki çevresel sorunlarla mücadele için atılan adımlar arasında, deniz izleme noktalarının sayısının 91'den 150'ye çıkarılması ve çevre izleme faaliyetlerinin sürekli olarak artırılması yer alıyor. Yeni veriler, Marmara Denizi’nde çözülmüş oksijen seviyelerinin hala düşük olduğunu ve denize verilen azot ve fosfor yükünün devam ettiğini ortaya koyuyor. Akgün, bu kirliliği önlemek amacıyla yapılan denetimlerin artırıldığını vurguladı. Özellikle atık su arıtma tesislerinin çevreye olan etkilerinin online sistemlerle sürekli olarak izlenmesi ve bu tesislerin mevzuatlara uygunluklarının titizlikle kontrol edilmesi önem taşıyor. 2024 yılı itibarıyla Marmara Bölgesi’ndeki 146 büyük kapasiteli atık su arıtma tesisinin çevreye etkilerinin izlenmesi sağlanıyor.

Gemi Kaynaklı Kirliliğe Karşı Etkin Mücadele

Bunun yanı sıra, Marmara Denizi’ndeki kirlenmenin bir diğer kaynağı ise gemi kaynaklı kirlilik. Türkiye Çevre Ajansı tarafından son iki yılda 56 bin gemi denetimi yapıldı ve bu denetimlerde çevre kirliliğine yol açan 149 gemiye toplamda 1 milyar 63 milyon TL tutarında para cezası uygulandı. Bakanlık, gemi kaynaklı kirliliğin deniz ekosistemi üzerinde ciddi etkiler yarattığının altını çiziyor. Gemi denetimlerinin bu sorunun önüne geçmek adına büyük önem taşıdığı belirtiliyor.

Sanayi Tesislerine Yönelik Denetimler ve Uygulanan Yaptırımlar

Denetimler sadece deniz araçlarıyla sınırlı değil; aynı zamanda sanayi tesisleri de sıkı bir şekilde denetleniyor. 2024 yılında Marmara Bölgesi’nde yaklaşık 63 bin denetim gerçekleştirildi ve bunlardan 12 bini, Marmara Denizi'ne kıyısı olan illerde yapıldı. Bu denetimlerde, çevre mevzuatına aykırı faaliyetlerde bulunan 7 bin 482 işletmeye toplamda 2 milyar TL'nin üzerinde para cezası kesildi. Ayrıca, 403 işletmenin faaliyetleri durduruldu. Bakanlık, bu süreçte çevreye zarar veren işletmelere karşı idari yaptırımlar uygulamayı sürdürüyor.

Atık Su Arıtma Tesislerinde İleri Düzey Arıtma Yöntemleri

Atık su arıtma tesislerinin biyolojik arıtma seviyelerinin artırılması da önemli bir hedef olarak belirlenmiş durumda. 6 Ocak’tan itibaren bu tesislerin mevzuata uygunluklarının denetimleri başlatıldı ve bu çalışmaların, Marmara Denizi’ndeki çevre kirliliğini engellemeye büyük katkı sağlaması bekleniyor. Bakanlık, çevre kirliliğine yol açan tesislere karşı Türk Ceza Kanunu kapsamında suç duyurusunda bulunulacağı bilgisini verdi.

Çevre Koruma İçin Toplumsal Katılım

Bakanlık, çevre mevzuatına uyum konusunda belediyelerden, sanayicilerden ve gemi işletmecilerinden daha fazla duyarlılık bekliyor. Çevre kirliliğinin önlenmesi için toplumun her kesiminden işbirliği ve sorumluluk bekleniyor. Marmara Denizi’ndeki bu yoğun denetim ve izleme çalışmalarının, bölgenin ekolojik dengesini koruma ve denizin sağlığını iyileştirme noktasında büyük önem taşıdığı vurgulanıyor. Bakanlık, temizlik ve korunma çalışmalarının yalnızca çevre düzenlemeleri ile değil, toplumun tüm paydaşlarının katkılarıyla başarılı olacağını belirtiyor.

Bu çalışmaların başarılı olması, Marmara Denizi’nin geleceği için kritik önem taşıyor. Bakanlık, temiz bir deniz ve sağlıklı bir çevre için toplumun her kesiminin sorumluluk alması gerektiğini hatırlatarak, Marmara Denizi’ni korumaya yönelik mücadelede herkesin katkı sağlamasını bekliyor.

Hande Demir